22 Nisan 2010 Perşembe

PIRASA KIZARTMASI

Merhaba arkadaşlar. İşyerinde o kadar yoğun günler geçiriyoruz ki yeni bir tarif eklemek için zamanımız kalmıyor maalesef. Mayısın 10'undan sonra rahatlıyacağız inşaallah. Daha çok vakit ayırıcağız bloğumuza.
Pırasaları resimde görüldüğü gibi doğuruyoruz ve haşlıyoruz. Haşlanan pırasaları una batırıp kızartıyoruz. Afiyetle mideye indiriyoruz. Kiloları hiç ama hiiççç düşünmüyoruz :))
Ben sarımsaklı yoğurtlu seviyorum, kayınvalidem sirkeli yiyor. Sirkeli nasıl olur bilmiyorum ama yoğurtluyu kesinlikle tavsiye ediyorum arkadaşlar. (Resmi çok iyi çekemedim, çünkü bir an önce yemek istedim. Tek resim olduğu için bunu koymak zorunda kaldım:))
Afiyetler olsun...

21 Nisan 2010 Çarşamba

ORTAKÖY BLOG YAZARLARI BULUŞMASI


Gecikmiş bir yazı oldu biliyoruz ama işler o kadar yoğunki kendi bloğumuzu bırakın siz arkadaşlarımızı bile doğru düzgün ziyaret edemiyoruz. Ama şu vergi dönemini atlatırsak herşey yoluna girecek.

Pazar günü çok keyifli geçti. Sevgili Nilgün ve Mehtap sayesinde. Teşekkürler arkadaşlar. Pazar olmasından dolayı çok trafik vardı. Gittiğimde arkadaşlar kumpirleri almaya başlamışlardı. Özlemiştim çok zaman olmuştu kumpir yemeyeli. Nedense psikolojik olarak ortaköy dışında kumpir yiyemiyorum. Yesem bile çok nadirdir. Sanki sadece orda yenirmiş gibi geliyor:)

Resimlerden de anlaşıldığı üzere hoş sohbetli bir öğleden sonra geçirdik. Poyraz'ımda maşallah uslu uslu oturup bize eşlik etti. Ayrıca Nilgün'ün el emeği hediyesi içinde tekrar çok teşekkür ediyoruz. Ayrıca bu buluşmada süpriz bir sponsorumuz varmış. Daymod Çorapları. Buradan Coşkun Bey'e bu güzel hediyeler içinde teşekkür ederiz.




16 Nisan 2010 Cuma

KABAK YEMEĞİ

Hayırlı cumalar arkadaşlar. Bugün izlediğim bloglara şöyle bir göz attım. Herkes genelde tatlı çalışmış. Hepsinin tadına bakmak isterdim. Ellerinize sağlık. Detaylı olarak herkesi ziyaret edeceğim ağzım sulana sulana. Artık tatlı, hamurişi yapmayacağım, salata sebze yemekleri yapıcam diyorum ama şimdi sizlerde görünce şunuda uzun zamandır yapmıyordum, a bak bunuda yapıcaktım aslında deyip yapıp eşimle afiyetle yiyoruz. Sonrada kilo vermeye çalışıyoruz:)
Evde duramadığımızdan kaç haftadır profiterol yapıcam ama bir türlü kısmet olmuyor. Hep bişeyler çıkıyor. Mesela yarın da yokuz evde pazar günüde ALLAH kısmet ederse Ortaköyde Kumpir Buluşmasına gidicem. Bakalım fırsat bulursam yapıcam. Hem profiterol kilo aldırmıyor zaten dimi:)
Ben kabak yemeğini yayınlayacaktım konu nerelere geldi... Aslında herkes biliyor bu yemeği. Olsun bide benden olsun. Kabak yemeğini çok yaparım eşimle severek yeriz. Mevsimi geldi bol bol yaparım artık. Hele ki bu yemekte dereotuna bayılıyorum. Dereotunu eklemezsek güzel olmuyor zaten... (bence)
Malzemeler:
4 adet orta boy kabak
1 ader orta boy soğan
sıvıyağ
tuz
1 yemek kaşığı biber salçası
2-3 yemek kaşığı domates rendesi (Annem her yaz yapar. Domatesleri rendeleyip, kaynatıyor. Sonrada kavanozlara koyuyor. Bana da kışın yemeklerde kullanmak kalıyor.)
1 yemek kaşığı bulgur veya pirinç (isteğe bağlı)
Dereotu
Yapılışı :
Kabakların kabukları kazınır, dörde bölerek doğranır. Tencereye bir miktar sıvıyağ konur, küçük küçük doğranmış soğanlar biraz kavrulur. Tuz, biber salçası, domates rendesi de eklenip, karıştırılır. İçine yıkanmış kabaklar eklenir. Üzerine biraz sıcak su ilave edilerek, kısık ateşte pişirilir. Kabaklar pişmeye yakın 1 yemek kaşığı bulgur veya pirinç isteğe bağlı ilave edilerek pişirilir. Pişerken suyu azaldıkça sıcak su ilave edilir. Yemek piştikten sonra doğranmış dereotu ilave edilir ve servis yapılır. Yanında da yoğurt olursa nefis olur:)

13 Nisan 2010 Salı

ÇAVDAR EKMEĞİ


Merhaba arkadaşlar. 15 günlük bir aradan sonra tekrar tarif yazmak ne hoş :) Bir önceki postumda tembelliğimin suçunu havalara atmıştım, oda benden intikamını hastalıkla aldı tabi.

15 günlük zamanda ben bir nezle atlattım. Ben daha tam iyileşemeden minik kuzum ateşler içinde kavruldu. Çok şükür ikimizde iyiyiz şimdi. Gerçi benim hastalıktan sonra nurtopu gibi bir uçuğum oldu ama neyse bunada şükür. Bahar yorgunluğum da yavaş yavaş geçmeye başladı. Artık bu kadar tembellik yapmam herhalde, bir daha da suçu havalara atmam :)))

Ne demiş Orhan Veli Kanık "Beni bu güzel havalar mahvetti"....


Gelelim tarifimize, Sinangil Unlarından gelen Çavdar Ekmek Unu ile yaptığım ekmekler, çok pratik oldu ve yiyenler tarafından beğenildi...


Paketin üstündeki tarife göre yaptım zaten.

500 gr Çavdar ekmek unu
330 ml su
Evde İnstant maya olmadığı için yarım paket yaş maya kullanmak zorunda kaldım.
Yapım aşamasında paketin üzerindeki tarife aynen uydum. Bu kadar basit....
Ben küçük şekiller verdim.



Bu da ekmeklerimizin sandviç hali... Beyaz peynir, dereotu, taze nane ve çarliston biber.... Çok güzeldi. Herkese afiyetler olsun.

9 Nisan 2010 Cuma

POĞAÇA

Hayırlı cumalar herkese. C.tesi çalışmayanlar dışında yarın tatil ama sevinemiyorum. Çünkü c.tesi birçok kişide olduğu gibi benimde temizlik günüm. ALLAH'a şükür çalışıyorum. Evde otursam hergün temizlik yaparım gibi geliyor bana. Neden mi? Mesela yaklaşık 3 hafta önce evin camlarını silmiştim. Sürekli yağan yağmurlardan dolayı kötüydü. Geçen hafta c.tesi baktım camlarda yine su lekesi ama abartılacak gibi değil. Tabi ben ne yaptım hazır evdeyim, gezmeye çıkmayacağız. Doldurdum bir kova suyu camları yeniden sildim. Sonrada karşısına geçip "oh be ne güzel oldu iyi yaptım iyi" dedim kendi kendime:) Hafta içi yine yağmur yağdı. Şimdi korkuyorum kendimden yarında cam silermiyim acaba:( Hergün evde olsam durmadan bir yerler silerim heralde...
Bu güzelim havalarda da evde temizlik hiç çekilmiyor ama...
Şikâyet eder gibiyim değil mi? Ama etmek istemiyorum. ALLAH'a çok şükür sağlığımız yerinde, karnımız doyuyor. Her gün televizyonda ve gazetelerde öyle haberler okuyoruz ki. Binlerce yüzbinlerce kez hamdediyorum. Geçen hafta c.tesi boş durmadım tabi. Temizlik yapıldı sıra geldi pazar sabahı anneme giderken götüreceğim poğaçayı yapmaya.

Malzemeler:

1 su bardağı ılık süt
1 su bardağı ılık su
50 gr kadar yumuşak tereyağ
2 tatlı kaşığı instant maya
2 çay kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı şeker
aldığı kadar un
üzerine yumurta sarısı, çörek otu

Yapılışı:

Mayayı geniş bir kaba koyup üzerine tereyağ, tuz, şeker, ılık süt ve suyu ekleyin, aldığı kadar un ekleyerek yumuşak bir hamur elde edin. Üzerini örtüp 30-40 dakika kabarmasını bekleyin. Mayalanan hamurdan ceviz büyüklüğünde alıp, yuvarlayarak, tepsiye dizin. İsterseniz içine peynir, yada zeytin harcı koyabilirsiniz. Üzerine yumurta sarısı sürün ve çörek otu serpin. Ben fırını önceden ısıtmadım. Fırına koyduktan sonra 180 dereceye ayarladım, ısınma süresi zarfında da poğaçalar mayalanmış oldu.

6 Nisan 2010 Salı

ÜZÜMLÜ FINDIKLI BİSCOTTİ

Bu tarifi Sevgili Tijen'de görüp hemen not almıştım. Çok hoşuma gitti ve merakla bu hafta sonu denedim. Pazar sabahı kahvaltıda annemdeydik. Öğleden sonrada Eflâl hanımın (eşimin kuzeninin prensesi) doğum gününe gidicektik. Elim boş gitmeyeyim dedim ve kahvaltıdan sonra annemlerde Biscotti yaptım. Yaparkende evdekilere "öyle bir kurabiye yapıyorum ki parmaklarınızı yiceksiniz" dedim. Sanki daha önce yemişim gibi:) Ama çok şükür ilk kez yapsamda harika oldu. Kusura bakmayın mütevazilik yapamıcam:) Sütlü kahve ile birlikte birer tane herkese ikram ettim. Babam gerisi nerede bu kadarmı demeye başladı:) Dedim bu kadar misafirliğe götürücem... Bu hafta sonuda babam için yapıcam. İlk görenler kızarmış ekmek zannettiler. Gerçektende öyle görünüyor değilmi? Bu tarifi Sevgili Hümeyra'nın ev sahipliğini yaptığı "57.Porselen Demlik Çay Saati Etkinliği"ne gönderiyorum...
Malzemeler:

3 yumurta
1 su bardağı şeker
100 gr tereyağ (oda sıcaklığında yumuşamış)
1/2 paket kabartmatozu
1 paket vanilya
1 su bardağı fındık
1 çay bardağı kuş üzümü (kuru üzümde koyabilirsiniz bende kuş üzümü vardı.)
Alabildiği kadar un (tarifte 3 s.bardağı yazıyordu ama biraz daha fazla koydum)

Yapılışı:

Üzümleri yıkayıp sıcak su içinde bekletip, süzün. Derin bir kabın içinde oda ısısında yumuşamış tereyağını mikserle iyice çırpın. Ardından toz şekeri ekleyip, şeker iyice eriyinceye kadar çırpmaya devam edin. Daha sonra yumurtaları teker teker ekleyip çırpmaya devam edin. Ardından üzerine unu, kabartma tozunu ve vanilini ekleyip çırpın. Son olarak fındık ve üzümü katıp kaşık ile karıştırın. Elinize yapışan bir hamur olacak. Tepsiye yağlı kağıt serin. Elinizi biraz unladıktan sonra hamuru ikiye bölüp bir tanesi tepsiye uzun ve dar rulo şeklinde yerleştirin. Diğer yarısı içinde aynısını yapın. Elinizle üzerini biraz bastırıp düzleştirin. Önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında yaklaşık 20-25 dk pişirin. Daha sonra fırından çıkarıp ılıması için 15 dk bekletin. Ardından biscottilerinizi keskin bir bıçak yardımıyla kesin. Tel ızgara dizerek önceden ısıtılmış 130-150 derecelik fırında 10-15 dk daha pişirin. Hava almayan saklama kabında uzun süre saklayabilirsiniz. Aslında üzerine toz şeker de serpicektim ama unuttum:(

AMATÖR PEÇETE HALKALARIM

Merhaba, iyi haftalar diliyorum herkese. Arkadaşlar sizlerde o kadar güzel peçete halkaları gördüm ki özendim takı yaparken elimdeki malzemelerle ilk peçeteliklerimi yaptım. Hoşumada gitti. Bakalım daha neler yapıcam. Yaptığım takılar için TAKI BLOĞUMU ziyaret edebilirsiniz...